Cihat Yaycı ; Madem Yunan AEK takımı ismini "Enosis Konstantinopolis" koymakla yetinmeyip stadının adını "Ayasofya" yapıyor o zaman Türk takımlarına çağrımdır; onlar da stadlarını "Selanik,Batı Trakya,İskeçe, Gümülcine" koysun!
YUNANİSTAN GÜÇLÜ GÖRÜNMEK VE SÖZDE HAKLARINI MEŞRULAŞTIRMAK İÇİN HER YOLU DENİYOR
6-10 Ekim tarihlerinde Girit’ e bir Amerikan gemisinin gelecek olması ve Adalar Denizi’ ndeki Fransız gemilerinin varlığı Yunanistan tarafından abartılıyor ve dünya kamuoyuna farklı bir şekilde yansıtılıyor. Bir devletin “Ben Türkiye'den talep ederim.” ya da “Yunanistan'dan talep ederim. Biz buradan geçeceğiz ve bu esnada sizin de bir geminizle eğitim yapalım.” gibi ifadeleri denizlerdeki rutin durumlardır. Örneğin, Amerikan gemilerinin Girit'i ziyareti, Fransızların Adalar Denizi’ nde tatbikat geçiş eğitimleri yapması ya da bir devletin uçak gemileriyle gelmesi rutin durumlardan biridir. Buna “PASSEX” denir. Yunanistan bunu istismar ediyor. Sanki bu devletler kendisini desteklemek için gelmiş ve Türkiye' ye mesaj veriyormuş gibi kamuoyuna sunuluyor. Bu tür şeylere itibar edilmemelidir. Bunlar rutin faaliyetlerdir. Onların bu durumu “Yunanistan, Türkiye'ye bir gözdağı veriyor.” şeklinde yansıtması gerçeğin bu olduğu anlamına gelmez.
İYON DENİZİ’ NDEN BAŞLAYAN SÜREÇ TÜRKİYE’Yİ ATEŞ ÇEMBERİNE ALMIŞTIR.
2017 yılından beri kara sularını artırmak zaten Yunanistan’ ın gündemdedir. 2018 yılında Türk Tarih Kurumu’ ndan çıkma “Yunanistan Talepleri” adlı kitabımda soru ve cevaplarla bu meseleleri anlattım. 2017’ de Yunan Dışişleri Bakanlığı, Başbakanı ve Savunma Bakanı benzer açıklamaları yapıp Türkiye’ ye karşı saldırganca ve Türkiye’ nin kabul edemeyeceği şekilde adaları silahlandıracaklarını, kara sularını artıracaklarını söylüyorlardı. 2017’ de zamanın Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias, Yunanistan’ ın kara sularını yavaş yavaş 6 milden 12 mile çıkartacağını ve bu sürecin de İyon Denizi’ nden başladığını söylemiştir. Gördüğümüz kadarıyla hem Başbakan Miçotakis ve Dışişleri Bakanı Dendias’ ın Amerika Birleşik Devletleri'ne gittiklerinde hem de Fransa'nın Yunanistan’ a destek veren geri bildirimlerinde Yunanistan'ın kara sularını artırmasının hukuki bir haklılığı olduğu veya hakkı olduğu, Türkiye'nin ise 1995 TBMM deklarasyonu hükümlerinin hukuksuz olduğu gibi ifadelere yer vererek birbirlerini destekleyici, karşılıklı açıklamalara yer verilmiştir. Bu durum şunu gösteriyor: Türkiye'nin etrafında bir ateş çemberi vardır. Son 1-2 aydır yapılan açıklamalar ile sürekli gündeme getirilen kara sularını artırma konusu Türkiye tarafından çok iyi izlenilmesi gereken konular arasındadır. Çünkü Yunanistan kara sularını muhtemel bir şekilde artıracak gibi gözüküyor.
BİR DAMLA BİLE VEREMEYİZ. BUNU SAVAŞ SEBEBİ SAYARIZ.
Yunanistan kara sularını muhtemelen 6 milin üzerine çıkartacak. 6 milden 1 mil bile kara suları artırılırsa savaş sebebi saymamız lazım. 6 milden 7 mile çıktığı an Adalar Denizi’ ndeki %13 Mavi Vatan’ımız Yunanistan'ın kara suyu oluyor. Onlar kara sularını artırırsa biz de kara sularını artırırız gibi saçma sapan konuşan, coğrafyayı, hukuku, ölçümleri bilmeyen insanlar var. Öyle bir şey yok. Karasularını bizim artırma imkanımız Adalar Denizi'nde yok. İstediğimiz kadar 12 mil diyelim fark etmez. Çünkü önümüzde Yunan adaları var. Yunan adalarıyla ortay hat çekmek zorundayız. Yani aramızda 2 mil var. 2 milin ise yarısı onların yarısı bizimdir. 6 mil bile kullanamıyoruz. Yunan adaları etrafında 1 mil arttırmak demek çemberin yarıçapını etrafında 1 mil artırmak anlamına geliyor. Biz ise maksimum olmuş olsa dahi sadece bir kenarımızı artırabiliriz. Onlar 1 mil artırarak %13 kara suyu kazanırken biz 1 mil artırdığımızda binde yedi kazanıyoruz. Aramızdaki fark budur. Anlamayanlar bunu anlasınlar. “Onlar artırırsa biz de artırırız.” diye bir şey yoktur. Onların artırması ile bizim arttırmamızın arasında 30 kat fark vardır.
YUNANİSTAN’ IN TÜRKİYE’ DEN TOPRAK İSTEME TALEPLERİ BİR FUTBOL TAKIMINA KADAR DÜŞMÜŞTÜR
AYK meselesini Türkiye'nin gündemine getiren biziz. Bunu gündeme getiren ve yayımlayan Türk Degs’ tir. Aynı şekilde PKK'nın ormanları yaktığını üstlenmesini de ortaya çıkaran ve şimdi de FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in Yunanistan'ı destekleyen konuşmasını da yakalayan yine Türk Degs’ tir. Bunları gece gündüz takip eden bir ekibimiz vardır. AYK futbol takımının Türkiye’ deki birtakım illeri “kaybedilmiş vatan toprakları” olarak saymaları, İstanbul’ u istemesi ve “asla unutmayacağız” demesi, Resmi talepleri geçin, Yunanistan’ ın Türkiye’ den toprak isteme taleplerinin bir futbol takımına kadar düştüğünün bir göstergesidir. Türkiye’ nin şu an yapması gereken şey ise diplomatik bir baskıdır. Bunun haricinde madem Yunan AYK takımı ismini "Enosis Konstantinopolis" koymakla yetinmeyip stadının adını da "Ayasofya" yapıyorsa biz de yapmalıyız. Türk takımlarına çağrımdır; onlar da stadlarını Selanik, Batı Trakya, İskeçe, Gümülcine koysun! Buradan Fenerbahçe’ ye çağrımızdır. Fenerbahçe stadının adı Selanik stadyumu olsun. Trabzonspor’ a ve milliyetçilikleri ile destan salmış Trabzon halkına da çağrımızdır. Trabzon stadyumuna da Selanik, Gümülcine veya İskeçe adı verilmelidir. Ayrıca Trabzon halkı, Trabzon’ u karıştırmak isteyen Yunan oyunlarına da karşı durmalıdır. Trabzon halkı Yunan istihbaratının orada cirit atmasına izin vermemelidir.
Videonun tamamı; https://www.youtube.com/watch?v=sjh51xlyUoE&ab_channel=T%C3%9CRKDEGS