CİHAT YAYCI'NIN BALKANLAR ÖNGÖRÜSÜ GERÇEKLEŞİYOR

Sosyal Medyada Paylaş!

TÜRK DEGS Başkanı Cihat Yaycı 1 yıldan fazla bir süredir Balkanların Sırbistan eliyle karıştırılacağına ve bu durumun bölgede yeni gerginlikler ve savaşlar meydana getireceğine dikkat çekmektedir. Cihat Yaycı, Ocak 2022 tarihinde Rusya'nın Kazakistan'a müdahalesinin bir silsile şeklinde ilerleyerek Ukrayna'yı ardından Moldova'yı daha sonra ise Balkanlarda karışıklıkların Sırbistan eliyle ulaşacağına ortaya koyan öngörülerde bulunmuştur. Cihat Yaycı 19 Şubat 2022 tarihindeki demecinde, “Bosna’daki Sırp Cumhuriyeti’ne dikkat edelim. Sırbistan’ın Rusya’nın uydusu şekline tam anlamıyla dönüştürülmesi hususu pazarlık konusu yapılmış olabilir. Ve Sırbistan’ın güçlenmesi için Bosna Hersek’in dağıtılıp Sırp Cumhuriyeti’nin oradaki ya bağımsızlık ya da Sırbistan’a ilhak olması durumu söz konusu olabilir.” ifadelerini kullanmış ve bölgedeki gerginliğin her geçen gün artıralacağına dikkat çekmiştir. 

Cihat Yaycı 2021 yılının ilk aylarında ise Balkanların Sırbistan eliyle jeopolitik olarak karıştırıldığını ve Sırbistan'ın bölge ülkeleri olan Bosna-Hersek ve Kosova'ya yönelik tehditkar tavırlarını artırdığının altı çizilmiştir. Cihat Yaycı, 3 Mart 2022 tarihli BBN TÜRK yayının da ise şu analizde bulunarak; "Ama Sırbistan, Bosna Hersek, Kosova, Moldova, Transdinyester, Ukrayna, Belarus, Kazakistan dahil olmak üzere Türk Cumhuriyetleri ve Ukrayna Rusya'ya terk edilmiş, bunun karşılığında da Çin'in Bir Kuşak Bir Yol projesi gibi Batı'ya ekonomik olarak genişlemesinin  durdurulması amaçlanmış gibi gözükmektedir.” değerlendirmesiyle Batılı odaklar ile Rusya arasında Çin'e karşı inşa edilen denge politikasına dikkat çekerek Balkanlardaki gelişmeleri de aylar öncesinden haber vermiştir. Yine aynı aynı yayın içerisinde Cihat Yaycı Balkanlardaki gelişmelere yönelik şu öngörüleri sunmuştur; "Sırplar, Rusya’nın desteği ile planlanan bölgeleri ilhak edeceklerdir. Sırbistan bu sayede ne NATO ne de AB üyesi olmayarak Orta ve Doğu Avrupa’da Rusya’nın bir merkez üssü haline gelecektir. Bu sayede 25. Doğu Boylamından itibaren bir Rus nüfuz alanı yaratılacaktır. Türk Cumhuriyetleri de gelişen bu Rusya güçlenmesine karşı daha da sessizleşecek ve Rusya’ya tabii olacaklardır. Buradaki temel strateji ve oyun Çin’in çevrelenmesi özelinde yatmaktadır. Küresel oyun ve denge Rusya eliyle Çin’in çevrelenmesini meydana getirmektedir. Çin’in Kuşak Yol Projesi bugün Rusya eliyle akamete uğratılmış ve gerçekleşmesi oldukça zor bir duruma getirilmiştir." Mart 2022 tarihinde ise Kosova sınırına yığınak yapan Sırbistan’ın Başbakanı Ana Brnabić, şimdi de "Kosova Başbakanı Sırplara saldırı kararı verdi." açıklamasıyla bölgedeki tansiyonu ve kışkırtmayı ayyuka çıkartmıştır. 

Geldiğimiz noktada ise Sırbistan'ın Balkanlardaki saldırgan ve kışkırtıcı tavırları ciddi bir güç kazanmış vaziyette ilerlemektedir. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, 31 Temmuz 2022 tarihli halka sesleniş konuşmasında, Kosova'daki Sırpların durumunu değerlendirirken, "Kosovalı Sırplar, daha fazla zulme tahammül etmeyecek." ifadesini kullandı. Kosovalı Sırplardan, Arnavutlara yönelik bir saldırı ya da kışkırtma olmayacağı yönünde söz aldığına işaret eden Vucic, bu durumun, "Arnavutların yaptıklarından bağımsız olarak değişmeyeceğini", ancak Sırpların da kendi evlerini koruyacaklarını kaydetti. Vucic, "Biz barışı arayacağız ama söyleyeyim ki teslim olmayacağız." şeklinde konuştu.

Sırbistan'ın hiçbir zaman bugünkünden daha karmaşık ve zor bir durumda olmadığını vurgulayan Vucic, Priştine yönetiminin ise kendisini sürekli mağdur olarak göstermeye çalıştığını söyledi. Vucic, Kosova'daki Arnavutların, Başbakan Albin Kurti yüzünden problem yaşadıklarını ve Batı'nın Kosova'da oluşabilecek hiçbir çatışmayı istemeyeceğini dile getirdi. Ülkesinin çatışmalara neden olan ve çatışma isteyen taraf olmadığının altını çizen Vucic, "Sırbistan, (Slobodan) Miloşeviç ve (Boris) Tadiç zamanında olduğu gibi kolayca yenebileceğiniz bir ülke değil." dedi.

Sırp güçlerin 1999'da Kosova'daki Arnavutluk kökenli vatandaşlara yönelik katliamlarını bugün hala unutulmadı. Bosna'daki Srebrenitsa katliamından sonra Balkanlar'da yaşanan ikinci en büyük katliam olarak bilimen Reçak katliamında, Reçak köyünde 45 sivil toplu şekilde katledilmişti. İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre 40 bin kişilik kasaba Sırp güçleri tarafından yok edildi ve Kosova'nın bütün büyük şehirleri arasında sivillere yönelik en şiddetli saldırılara tanık oldu. Yerel halktan yaklaşık bin 500 kişi öldürüldü. Bu da Kosova'daki çatışmalar sırasında verilen toplam kurban sayısının yaklaşık yüzde 12'sini oluşturuyor. Kasabanın yaklaşık 200 sakini ise halen kayıp. İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre bir evde yaşları 2 ile 73 arasında değişen 20 kişinin katledilmesi gibi vahşet sahneleri de yaşandı. Hayatta kalanlar, köydeki Sırp topluluğunun üyelerinin katliamı gerçekleştiren Sırp güçlerine yardım ettiğini söylüyorlar. Etnik olarak Arnavut çoğunluğa sahip olan Kosova, 2008 yılında Sırbistan'dan tek taraflı bağımsızlık ilan etti. Bu, Belgrad ve müttefikleri Çin ve Rusya tarafından tanınmadı. Yaklaşık 100 ülke ise Kosova'nın bağımsızlığını tanıdı.

Kaynaklar;

https://turkdegs.org/icerik/cihat-yayci-nin-bosna-oengoeruesue-gerceklesiyor

https://turkdegs.org/icerik/sirbistan-ve-bosna-herseki-isaret-eden-amiral-yayci-yine-hakli-cikti-sirbistanda-rusya-yanlisi-gosteriler-duzenleniyor

https://twitter.com/turkdegs/status/1507464625947828225?s=21&t=qLr7Xns8_eFhHn9U-kLpHA