BASIN AÇIKLAMASI
14.06.2022 18.30
Müvekkil Müstafi Tümamiral Cihat YAYCI, tüm hayatını Türk Silahlı Kuvvetleri’ne adamış ve hala ülkesi için çalışmakta olan çok kıymetli bir komutanımızdır. Diğer yandan müvekkil tüm Türk halkının da bildiği ve takip ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin Karadeniz, Akdeniz ve Adalar Denizi’de ilân ettiği a da ilan edilmesi gereken deniz yetki alanlarını kapsayan, Türkiye’nin çıkarlarını koruyan ve Türkiye’nin denizcileşmesinin sembolü olan Mavi Vatan Doktrini’nini geliştirip, bilimsel kitap olarak yayımlayan, Mavi Vatan Haritasını çizen, Libya ile imzalanan Deniz Yetki Alanları Sınırlandırma Antlaşmasının akademik fikir sahibi olup, bu hususta Türk Halkını bilinçlendirmek için kitaplar yazıp konferanslar, bilimsel toplantılar düzenlemekte ve iştirak etmektedir.
Müvekkilin FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’ne karşı duruşu ve Türkiye Cumhuriyeti’ne hayatını adamış olması, çalışmalarının hepsinin Türkiye Cumhuriyeti lehine olması sebebiyle müvekkil aleyhine hemen hemen her gün FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyeleri başta olmak üzere diğer terör örgütleri ile Yunan ve Ermeni grup ve kişiler tarafından karalama çalışmaları yürütülmektedir. FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne karşı duruşu sebebiyle müvekkilim Müstafi Tümamiral Cihat YAYCI aleyhine FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyeleri tarafından düzenli olarak sosyal medya hesapları üzerinden satın alınan bot hesaplarla sistematik karalama kampanyalarına, tehdit ve hakaretlerine maruz kalmaktadır. Tehdit, hakaret , iftira ve huzur ve sükunu bozma suçlarını içeren beyanların yer aldığı 4000’in üzerinde savcılık şikayeti mevcuttur. Bu suçlara ilişkin başta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olmak üzere çeşitli illerdeki Başsavcılıklarına şikayetlerimiz yapılmış olup, işbu şikayetlerimizden bazılarının soruşturmaları devam etmekte olup bazı şikayetlerin ise soruşturmaları tamamlanıp davaları açılmış bulunmaktadır.
Yunanistan’ın özellikle son dönemlerde haksız hukuksuz talepleri ayyuka çıkmıştır. Adalar Denizi’nde maksimalist uygulama isteklerini Dünya kamuoyunda yüksek sesle dile getirmeye başlamıştır. Devletimizin yöneticileri de haklı olarak bu itham ve taleplere gerekli cevabı vermekte ve Türkiye’nin haklılığını ve hukuki gerekçelerini dile getirmektedirler. Ancak bazı emekli Türk diplomatlar tarafından tamamen Yunan tezlerinin haklı olduğu şeklinde talihsiz açıklamalar yapılmış ve bu açıklamalar Yunan medyasında Türkiye Cumhuriyeti aleyhinde Yunanistan lehinde manşetler halinde yayımlanmış ve “bakınız Türk diplomatlar da Yunanistan’ı haklı buluyor” denmiştir. Elbette yapılan bu açıklamalara ve Türkiye’yi haksız ve hukuksuz gösteren Yunan medyası manşetlerine müvekkil Cihat Yaycı tarafından haklı tepki gösterilmiştir. Müvekkilin sözleri hiçbir siyasi parti ile ilgili değildir. Sözleri Türkiye’nin hakları ve hukuki gerçekleri yerine Yunan tezlerini savunanlara, Yunan Tv’lerinde manşet olanlara, “3 milin dışındaki Adalar Yunanistan’a kayıtsız şartsız verilmiştir” diyenleredir. Müvekkil özellikle kendisini hiç kimsenin iç siyasete çekmesini istememektedir. Bunların milli mesele olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti’ni zor duruma düşürücü itham ve iddialara karşı hiçbir vatandaşın sessiz kalmaması gerektiğine inanmaktadır. Ancak müvekkilin bu haklı milli duygu dolu beyanları üzerine müvekkile karşı Fetöcülerin, Yunanlar’ın saldırıları artmıştır.
Müvekkilimin açıklamaları üzerine sosyal medyada sistematik olarak sürdürülen ve FETÖ/PDY bağlantılı hesaplarca yürütülen kara propaganda şiddetlenerek artmış, Türkiye düşmanlıkları ayyuka çıkmış, Yunan jetlerinin Kara Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetlerini perişan edeceği, Yunan Rafale ve Mirage uçaklarının Türkiye’ye gireceği gibi iddia, temenniler ve sözde bir takım imalarla ülkemizde bir takım karışıklık çıkarmayı amaçlayan ve savaş çığırtkanlığı yapmak gibi misyonlar üstlenilmiş ve devlete karşı suç işlenmiştir.
FETÖCU hesaplar ve benzerleri Cihat Yaycı‘yı tehdit etme ve hedef göstermenin yanısıra, TCK md. 304’teki “yabancı devletleri Türkiye’ye karşı savaşa tahrik (Yunan uçakları İstanbul semalarına gelecek vs) suçu” işlemişler ve işlemektedirler. Yunan saldırısından bile medet umacak aşağılık hesaplarla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu hususta Adli makamlarımızın ve bilhassa Sayın Başsavcılık makamlarımızın re’sen soruşturma açmaları ve bu soruşturmanın geliştirilmesiyle terör örgütleriyle bu yayınlar arasındaki bağların ortaya çıkarılması gerektiği kanaatindeyiz. Zira şüphelilerin gerçek emellerinin ülkeyi bölmek ve iç huzuru bozmak olduğunu izahtan varestedir. Tüm bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti’ni zamanında temsil etmiş eski bir diplomatın Türkiye’yi zor durumda bırakan Yunan adalarıyla ilgili yaptığı tahlisiz açıklama hakkında takdir yüce Türk milletinindir.
Saygılarımla.
Müstafi Tümamiral CİHAT YAYCI Vekili
Av. Dr. Candaş GÜROL