Suudi Arabistan ve İran Dışişleri Bakanları, Çin yetkililerinin arabuluculuğuyla, iki ülkenin diplomatik ilişkilerini yeniden kurma anlaşmasına varmalarının ardından yedi yıl aradan sonra ilk kez bir araya geldi.
Suudi Arabistan Prens Faysal bin Farhan Al Saud ve İran'ın Hüseyin Amir-Abdollahian, Pekin'de büyükelçiliklerin yeniden açılması, büyükelçilerin atanması ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin Suudi Arabistan'a planlanan ziyareti konularını görüştüler. Ayrıca, iki ülke arasındaki uçuşların yeniden başlatılması ve vatandaşlarına seyahat vizesi verilmesi de ele alındı.
Bölgesel rakipler, Suudi Arabistan ve İran, Yemen ve Suriye'deki iç savaşlar da dahil olmak üzere çeşitli bölgesel çatışmalarda karşıt taraflarda yer almışlardı ve 2016'da Suudi Arabistan'ın Şii Müslüman din adamı Şeyh Nimr al-Nimr'in idamı nedeniyle binlerce gösterici Tahran'daki Suudi elçiliğine saldırdıktan sonra ilişkileri kesmişlerdi.
Ancak, 10 Mart'ta iki ülke, Çin ile birlikte imzalanan sürpriz bir ortak açıklama yayımlayarak diplomatik ilişkileri yeniden kuracaklarını duyurdular. Anlaşma, Xi Jinping'in, özellikle Ukrayna'daki çatışmalarla ilgili olarak kendisini küresel bir devlet adamı ve barışçı yapmak için konumlandırmaya çalıştığı bir zamanda, diplomatik bir başarı olarak görüldü.
ABD, Pekin aracılığıyla yapılan anlaşmanın, Washington'un Orta Doğu'daki etkisine zarar verdiği yönündeki herhangi bir öneriyi küçümsemeye çalıştı. Ancak, Suudi Arabistan'ın, ABD yaptırımlarına tabi olan İran ve Suriye gibi ülkelerle yeniden diyalog açması gibi sonraki bölgesel müzakerelerde de kenara itildi.
CIA direktörü William Burns, bu hafta Suudi Arabistan'daydı ve Riyad'ın, ABD yaptırımlarına tabi olan ülkelerle - İran ve Suriye - diyalog açması konusunda hayal kırıklığını ifade ettiği bildirildi.
Xi, bu yılın ilerleyen zamanlarında Körfez Arap liderleri ve İran yetkilileri için bir zirve düzenlemeyi önerdi.