TÜRK DEGS BAŞKANI DOÇ. DR. CİHAT YAYCI TV5 EKRANLARINDA “HABER MERKEZİ” PROGRAMINA KONUK OLDU.

Sosyal Medyada Paylaş!

TÜRK DEGS Başkanı Doç. Dr. Cihat Yaycı, TV5 ekranlarında “Haber Merkezi” programına konuk oldu. Sismik araştırma, bilimsel araştırma ve balıkçı gemilerinin faaliyetlerinin önemine dikkat çeken Yaycı;

 

“Bütünleşik olarak deniz yetki alanı haklarımızın teyidi ve sahip olduğumuzun gösterilmesi ancak sismik araştırma gemileri, bilimsel araştırma gemileri ve balıkçı gemileri ile olur. Yani askeri gemilerle kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölge haklarını kullanıyoruz sözü ve imajı da son derece yanlış ve kandırmacadır.” ifadelerini kullandı.

 

 

DOĞU AKDENİZ’DE VENEZUELLA DONANMASI ASKERİ TATBİKAT GERÇEKLEŞTİREBİLİR VE BURADA NAVTEX DE İLAN EDEBİLİR. BU DURUM BURASI VENEZUELLA’NIN MÜNHASIR EKONOMİK BÖLGESİDİR, KITA SAHANLIĞIDIR ANLAMINA GELMEZ.

 

Cihat Yaycı, “Bugün Doğu Akdeniz’e Venezuella Donanması gelir ve Kaş’ta, karasularımızın hemen dışında atışlı eğitim yapabilir. Aynı zamanda burada navtex de ilan edebilir. Deniz hukuku açısından bu son derece mümkündür. Bu şu demek değildir. Burası Venezuela’nın münhasır ekonomik bölgesidir, kıta sahanlığıdır anlamına gelmez. O bakımdan Türkiye’nin atışlı eğitim için navtex ilan etmiş olması ve bunun televizyonlarda ilgisiz, bilgisiz kişilerce ‘biz orada varlık gösteriyoruz, işte donanmamız orada!’ ifadeleri son derece yanlıştır. Bunlar son derece ilgisiz, alakasız konulardır. Yani bu atışlı eğitimle, tatbikatla kıta sahanlığı ve MEB hakları kullanılmaz.” dedi.

 

ANTALYA KÖRFEZİ’NİN DIŞINA ÇIKMIYORSAK DOĞU AKDENİZ’DEKİ VARLIĞIMIZ GERÇEKTEN SORGULANIYOR, ZEMİN KAYBEDİYOR DEMEKTİR.

 

Antalya Körfezi’ne çekilen sismik araştırma ve sondaj gemilerinin 28 derece doğu boylamının batısında faaliyet icra etmemesini sert bir dille eleştiren Yaycı, Türkiye’nin dünyada ender görülen imkanlara sahip olduğunu ve bu imkanları kullanması gerektiğini ifade etti. Yaycı, “Türkiye dünyada çok ender  devletin sahip olabildiği üç tane sismik araştırma, dört tane sondaj gemisine sahip olan bir devlet. Bunu da sağlayanlara minnettarız. Millet olarak şükranlarımızı sunuyoruz. Ama eğer biz bu gemileri esas varlık nedenimiz olan Doğu Akdeniz yerine Karadeniz’e çıkartırsak; aşağıda da sadece Oruç Reis sismik araştırma gemisini Antalya Körfezi’nde yani Avrupalıların/Yunanların/Rumların bize reva gördüğü alanda bir yıl boyunca tutar ve üstüne üstlük bir de bunu navtex’le dünyaya duyurursak ‘Biz Antalya Körfezi’nin dışına çıkmayacağız, sizin sözünüze uyuyoruz, bakın ıslah oluyoruz, bizi ıslah ettiniz, dize getirdiniz’ mesajı verecek şekilde Antalya Körfezi’nde tutuyor isek o zaman bizim Doğu Akdeniz’deki varlığımız gerçekten sorgulanıyor, zemin kaybediyor demektir.” ifadelerini kullandı.

 

GKRY’NİN SÖZDE MEB SINIRLARINI TANIRCASINA REFERANS ALAN BİR NAVTEX DE BİR SKANDAL BİR İHANETTİR!

 

Cihat Yaycı GKRY’nin sınırlarını tanırcasına, Seville Haritasına uygun bir şekilde BİLİM II gemisinin navtex ilan etmesini de sert bir şekilde eleştirdi ve bu durum Türkiye’nin geri çekildiği anlamına geleceğini ifade etti.

 

Yaycı, “24 Eylül’de BİLİM II gemisinin araştırma yapacağı alanlarda GKRY’nin sözde münhasır ekonomik bölge sınırlarını tanırcasına ve tescil edercesine sınırlar referans alınarak navtex yayımlanması da ayrı bir skandal! Hem Oruç Reis’in bir yıl boyunca Antalya Körfezi’nde tutulmuş olması hem de 2020 Aralık 2020’den beri Oruç Reis gemisi Antalya Körfezi’nde hem de navtex ilan edilerek tutuluyor! BİLİM II gemisinde bu şekilde, GKRY’nin sınırlarını tanırcasına navtex ilan etmesi durumu ilgililerce ve yetkililerce sorgulanmalıdır. Bu skandallar nasıl yapılıyor diye!”

 

NAVTEX YAYIMLAMAK DA NE DEMEK?

 

Doç. Dr. Cihat Yaycı skandal navtex’e ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, “Biz Oruç Reis için hiçbir navtex yayınlamak durumunda değiliz. Velev ki gemilerinizi çektiniz, velev ki diplomatik olarak el güçlendireceksiniz, diyeceksiniz ki ben müzakareye şans tanıyor, bunu dünya kamuoyuna göstermek istiyorum. Bu sebeple de gemimi çekiyorum, faaliyet göstermiyorum. Ama navtex yayımlamak ne demek? Son derece saçma, akıllara ziyan bir durumdur. Yani sen gemiyi çekersin, hiçbir şey de ilan etmezsin ve el güçlendirirsin. O da bir yöntem. Ama biz şimdi istikşafi görüşmeler yapıyoruz. Bakın istikşafi görüşmelerin adını da istişariye çevirdiler. Çünkü bunun hukuki bir gerekçesi var. Ama istikşafi görüşmelerde birtakım kayıplar varken burada istişari görüşmelerde kayıt alınmıyor. Onların hepsinin incelikleri var. İstikşafiydi ve neden istişariye döndü? Onu hukukçulara sorunca ilgili siyasiler öğrenirler!”

 

YUNANİSTAN, JAPONYA-ENDONEZYA-FİLİPİNLER GİBİ BİR ADALAR ÜLKESİ DEĞİLDİR!

 

Yunanistan’ın bir adalar ülkesi olmadığına değinen Yaycı, Yunanistan’ın da Türkiye gibi bir adaları olan yarımada ülkesi olduğunu ifade etti. Yaycı, “Yunanistan’la Doğu Akdeniz’de niye masaya oturuyoruz? Yunanistan bir adalar ülkesi değil ki Japonya, Endonezya, Filipinler gibi. Yunanistan bir arşipal devleti değil ki deniz hukukuna göre, adalar ülkesi değil ki! Yunanistan Türkiye gibi adaları olan bir yarımada ülkesidir. Anakaralarına göre deniz yetki alanları sınırlandırması yapılır.”

 

NİYE BİZ DOĞU AKDENİZ’DE YUNANİSTAN’LA MASAYA OTURUYORUZ?

 

Türkiye’nin neden Yunanistan’la Doğu Akdeniz’de masaya oturduğunu soran ve bugüne kadar gemilerimizi çekerek elimize ne geçti ifadesini kullanan Yaycı, “Niye biz Doğu Akdeniz’de Yunanistan’la masaya oturuyoruz? Niye oturuyoruz? Demek ki haklarımızdan taviz vermek için oturuyoruz demek olur bu ve bugüne kadar gemilerimizi çekerek, ıslah olmuş görüntüsü çizerek elimize ne geçti?” dedi.

 

TÜRKİYE NEDEN MEB İLAN ETMİYOR?

 

Türkiye’nin MEB ilan etmemesinin büyük bir yanlış olduğunu ifade eden Yaycı, “Doğu Akdeniz’de MEB ilan etmedik biz. Bu büyük bir yanlıştır ve devleti yönetenleri kim kandırıyorsa onların sorgulanması lazım. Ne diyorlar biliyor musunuz? İspanyol, İtalyan balıkçılar burada balık avlıyorlarmış. Biz onları kovmak durumunda kalırmışız. Onların hepsini kovmamız ya da tespit edebilmemiz mümkün değilmiş. Onun için MEB ilan etmiyoruz diyorlar. Vah vah vah vah. Özrü kabahatinden büyük. Nasıl? İtalyan ve İspanyolları biz kovamayız. Kovsak da gücümüz yetmez. Onun için de MEB ilan etmiyoruz. Yahu GKRY kadar bir devlet değil misin? GKRY MEB ilan ediyor da sen niye etmiyorsun?” ifadelerini kullandı.

 

BİR AN ÖNCE MEB İLAN EDİLMELİ

 

Bir an önce MEB ilan edilmesi gerektiğini hatırlatan Yaycı, “hukuki ve diplomatik açıdan baş başa oturulmalı. Özel hukukta ve devletler hukukunda silahların eşitliği prensibi vardır. O MEB ilan etti ise sen de edeceksin.”