TÜRK DEGS'TEN MAVİ VATANI'MIZ VE MİLLİ ÇIKARLARIMIZI İÇİN 9 SORU?

Sosyal Medyada Paylaş!

TÜRK DEGS son AB Zirve Bildirisinde ülkemizi ve Mavi Vatanı'mızı hedef alan ifadelere ve tavra karşı şu 9 soruyu soruyor;

Doğu Akdeniz’de sismik ve sondaj gemilerimiz ne zaman Seville Üniversitesi haritası dışına Libya hattı doğusuna gidecek?

-Ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti'nin sondaj ve sismik arama gemileri 2020 yılından bu yana Mavi Vatan'ımızın Doğu Akdeniz'deki parçasında herhangi bir faaliyette bulunmamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin Arama ve Sondaj gemilerinin tamamı Doğu Akdeniz'in dışında bulunmaktadır. 

Adalar Denizinde 3 milin dışındaki bazı adaların  Yunanistan’a devredilmediği ve EGAYDAAK isimleri ne zaman açıklanacak?

-Hiçbir anlaşma ile Yunanistan'a devredilmemiş ada, adacık ve kayalıklar Adalar Denizi'ndeki hak ve menfaatlerimizin korunması için en önemli ve ciddi ana konulardan birisidir. Yunanistan, hiçbir hukuka ve hakka riayet etmeden Türkiye menfaat ve egemenliğini bu alanda da net bir şekilde çiğnemektedir. Türkiye'nin net ve kararlı bir şekilde tespit edilen 152 ada, adacık ve kayalık grubunun isimlerini açıklaması son derece elzemdir.

Yunanistan ile istikşafi/istişari görüşmelere devam edilecek mi?

-Yunanistan tarih boyunca sahada yediği tokatları ve yenilgileri masada büyük güçleri arkasına alarak gidermiş bir ülkedir. Son zamanlarda Yunanistan'ın tüm siyasi ve askeri figürlerinin Türkiye'ye yönelik hadsiz ve mesnetsiz açıklamaları bu ülke ile yürütülen ve sadece Yunanistan'ın çıkarlarını maksimize etmeyi konuştuğu görüşmelerin yararsızlığı ortada olan bir gerçektir. 

KKTC kurulmuş iken KIBRIS müzakerelerine neden devam edilmektedir?

-Türkiye Cumhuriyeti ve Kıbrıs Türklüğü için "Kıbrıs Sorunu" 1974 yılında nihayete ermiş ve tek bir Kıbrıs Türk'ünün burnu bir Rum'un attığı taş ile dahi kanamamıştır. Ortada bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gerçekliği vardır! 

Yunanların kimlikle ülkemize girişine izin vermeye devam edilecek mi?

-Güvenliğimiz açısından da sorunlar yaratan bu durum her şeyden önce diplomasinin ve uluslararası hukukun bir gerçeği olan mütekabiliyete aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin ağırlığını ve gücünü zedeleyen bu durumun ortadan kaldırılması elzemdir.

Sadece Yunanistan’a yarayan ve buna rağmen Yunanistan tarafından ihlal edilen “yaz boyunca askeri faaliyette bulunmamak” şeklindeki MORATORYUMDAN çekilmek için neyi bekliyoruz?

-Yunanistan, Adalar Denizi'nde Pentagon ile ortak provokasyon teyakkuzuna başlamışken yetmeyi Doğu Akdeniz'de sözde Navtexler ilan ederek saldırganlığın boyutunu katmerlendirirken hala Yunanistan lehine olan bu Moratoryum'a devam etmek ülkemizin diplomatik ağırlığı ve güç kapasitesine aykırı bir tutumdur.

FETÖ ve PKK teröristlerini bırakın iade etmeyi, kucak açan Yunanistan ve AB ile imzalanan GERİ KABUL ANLAŞMASI hala uygulanmaya devam edilecek mi?

-Türkiye Cumhuriyeti'nin aleyhine Yunanistan'ın lehine bir başka anlaşma olan Geri Kabul'ün bu kadar düşmanca tavra karşı uygulanabilir bir hali kalmamıştır.

Bu kadar düşmanlık yapan  ve ülkemize gelip bize hakaret eden Yunan Bakanlara hala ismi ile hitap edilip “dostum” denilmeye devam edilecek mi?

-Her gittiği ülkede Türkiye'ye düşmanlık kusan ve ülkemizi karanlık ittifaklara hedef haline getiren Yunan Başbakan ve Bakanlara gerekli tavrın gösterilmesi elzemdir!

İKTİDAR VE MUHALEFET PARTİLERİ BİRLİKTE YUNAN SALDIRGANLIĞI VE AB KÜSTAHLIĞINA KARŞI ORTAK BİLDİRİ YAYIMLAYIP, MİLLİ DURUŞ SERGİLEYECEK Mİ?