Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın İngiltere ziyaretinin ardından Türkiye’nin İngiltere’den Type-23 sınıfı fırkateyn alımı yapacağı iddia edilmiş, Akar ise iddialar hakkında “Somutlaşmış, kesinleşmiş bir şey söz konusu değil" açıklamasında bulunmuştu. Peki olası bir alımın gerçekleşmesi durumunda Türkiye’yi neler bekliyor? Type-23 sınıfı gemilerin özellikleri nedir? Olası bir alım bölgedeki dengeleri nasıl etkiler? Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı merak edilen soruları tek tek cevapladı.
Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın 16 Ocak’ta gerçekleştirdiği İngiltere ziyaretinde Birleşik Krallık Savunma Bakanı Ben Wallace ile bir araya gelmesinin ardından, yerli ve yabancı basında Türkiye’nin İngiltere’den Type-23 fırkateynleri dahil olmak üzere bazı askeri alımlar yapmaya hazırlandığı iddia edilmişti. Geçtiğimiz gün Kabine Toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, basında yer alan Type-23 iddiaları hakkında, "Somutlaşmış, kesinleşmiş bir şey söz konusu değil. Bizim İngiltere Savunma Bakanı Sayın Wallace ile ikili ilişkilerimiz, NATO kapsamında temaslarımız var. Son Londra ziyaretimiz de bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz bir ziyaretti" diye konuştu. Bakan Akar, askerî eğitim iş birliği, tatbikatlar ve savunma sanayii konularında ABD, Almanya, Fransa, İtalya olmak üzere birçok ülke ile görüşmeler gerçekleştirildiğine dikkat çekerek İngiltere ziyaretinin de bu kapsamda yapıldığının altını çizdi.
'AKSİ TAKDİRDE GEMİLER İNCELETTİRİLMEZDİ'
Türk Deniz Kuvvetleri ihtiyaç bildirmemiş olsaydı bu gemilerin incelenmeyeceğinin altını çizen ve Type-23 alımı konusunda kesin bir karar verilmemiş olduğuna dikkat çeken İstanbul Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi, Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, Type-23 alımı hakkında ortaya atılan gündemdeki iddiaları değerlendirdi. Doç. Dr. Yaycı, sözlerine şöyle devam etti:
“Deniz Kuvvetleri Komutanımız fırkateyn komutanlığı yapmıştır, fırkateyn Komodorluğu yapmıştır, bunların filo komutanlıklarını yapmıştır ve bu konuda yetişmiş kökten bir fırkateyncidir. Türk Deniz Kuvvetleri komuta heyeti böyle bir ihtiyacı bildirmemiş olsa Sayın Milli Savunma Bakanımız bu gemileri incelettirmez. Herkesin malumu olduğu üzere Türk Silahlı Kuvvetleri dünyadaki en kurumsal organizasyonlardan birisidir. Esasında Türk Silahlı Kuvvetleri de tüm kurumsal yapıların uyguladığı gibi çeşitli analizler, çalışmalar, bütçe senaryoları ve alternatifler üzerinde yoğun bir tempoda çalışıyor. Mühendisler, ekonomistler, proje yöneticileri ve veri analistlerinin dahil olduğu bir sistem içerisinde erken analizler yapılarak bir ön fizibilite çalışması meydana getiriliyor."
'KESİN ALINACAK ANLAMINA GELMİYOR'
İnceleme sürecinin kesin alım anlamına gelmediğine dikkat çeken Doç. Dr. Yaycı, “Bu inceleme ön fizibilite çalışması anlamına geliyor. Diğer yandan elbette bu inceleme bir kesin alım anlamı taşımıyor. Ön fizibilite çalışması isminden de anlaşılacağı üzere satın almanın hayata geçirilmeden önce maliyette teknik detaylara kadar hemen her noktada analizlerin yapılması ve somut adım atılmadan önce geleceğe dair bir projeksiyon oluşturma sürecidir. Type-23 konusunda da benzer bir süreç yürütülüyor. Bu alımın ekonomik ve teknik analizleri yapılarak somut adımdan önce bir projeksiyon sunulmakta, diğer yandan alternatifler düşünülerek hangi kararın daha makul ve efektif olacağına ulaşılmaya çalışılmaktadır" yorumunu yaptı.