YENİ DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN’A ARZIMDIR (SABAHATTİN İSMAİL)

Sosyal Medyada Paylaş!

YENİ DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN’A ARZIMDIR

 

SABAHATTİN İSMAİL

Kıbrıs davamızın ve Mavi Vatan’ın diplomatik alanda savunulmasından sorumlu olan Dışişleri Bakanlığı’na, MİT Müsteşarı Hakan Fidan getirildi. 

Yeni görevlerinde başarılar dilerim. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Eylül 2022’de BM Genel Kurulu’nda, Dünya’ya, ilk kez “ KKTC’Yİ TANIMA ve İNSANLIK DIŞI, HAKSIZ AMBARGOLARI KALDIRMA” çağrısı yapması, milli Kıbrıs davamızda tarihi bir dönüm noktasıdır. 

Bu tarihi çağrı, KKTC’nin TANINMASI için verdiğimiz mücadelede, yol haritamızı belirleyen MİLLİ HEDEFİ içermektedir. 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, bu çerçevede, KKTC ‘nin TANINMASINI ve AMBARGOLARIN KALDIRILMASINI, ÖNCELİKLİ HEDEF yapacağı ve bu hedeften geri dönüş olmayacağı açıktır

Sn. FİDAN’A ÖNERİLERİM

KKTC ‘nin TANINMASI, GÜÇLENMESİ VE İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM için, atılması gereken adımlarla ilgili önerilerimi, yeni Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da bilgisine getirmek istiyorum:

1- KKTC Meclisi ve TBMM, milli politikanın, KKTC’NİN TANINMASI VE İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM olduğu, federasyonun görüşülmeyeceği/konuşulmayacağı yönünde bağlayıcı karar almalıdır. 

2- KKTC 'nin TANINMASI için büyük bir kampanya başlatılmalıdır.  KKTC TANINMADAN RUM TARAFI İLE MÜZAKERE YAPILMAYACAĞI Dünya’ ya ilan edilmelidir.  

3- KKTC Başkanlık sistemine geçmeli ve devlet buna göre baştan aşağıya yeniden yapılandırılmalıdır. KKTC Devlet Başkanı, bundan böyle yabancılarla TOPLUM LİDERİ olarak değil, KKTC CUMHURBAŞKANI/DEVLET BAŞKANI sıfatı ile görüşmelidir. Yabancılarla görüşmelerde koltukların arkasında iki ülkenin bayrakları yer almalıdır. “KKTC Cumhurbaşkanı “ sıfatını reddedenlere ve Bayraklarımızın kaldırılmasını talep edenlere randevu verilmemelidir. 

4- KKTC'yi ret ve inkar eden," gayrı meşru alt yönetim" olarak niteleyen, ambargo uygulayan devletler ve AB’ın temsilcileri ile KIBRIS DİYALOĞU askıya alınmalıdır.

5- Mütekabiliyet ilkesi gereği, Rum yönetiminin yaptığı gibi, Türkiye ve KKTC de MEB sınırlarını ilan etmelidir. Türkiye-KKTC MEB anlaşması imzalanmalı ve Türkiye'ye, MEB alanımızda ekonomik çıkarlarımızı koruma yetkisi verilmelidir. Türkiye, KKTC kıta sahanlığı içinde Rum devleti adına sondaj yapılmasına izin vermemelidir. Türk sondaj gemileri KKTC kıta sahanlığı içinde yeniden sondajlara başlamalıdır

6- Federasyona hazırlık için, AB ile Rum yönetimi arasında varılan anlaşma ile uygulamaya konan, KKTC devletini muhatap kabul etmeyen, Rum Devleti şartlarını bize dayatan, Devletimizi “gayrı meşru” sayarak dışlayan, (Güneye kayıtlı olduğu için) sadece Ticaret Odası’nı muhatap alan “YEŞİL HAT TÜZÜĞÜ” iptal edilmelidir. Ticari ilişkiler şimdiki gibi ,"Kıbrıs Cumhuriyeti ve bu Cumhuriyetin işgal altındaki kuzeyinde yaşayan Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşları ” arasında değil, DEVLETTEN DEVLETE olmalıdır. 

7- Bu karar sonucu, Güneye mal satamayacak üreticilerin ürünleri başta olmak üzere, KKTC ‘de üretilen tüm ürünler, Mersin’de kurulacak bir devlet şirketi tarafından satın alınıp, 85 milyonluk Türkiye pazarında satılmalıdır. 

8- ABD, UNDP ve AB'nin 5. Kol faaliyetleri için kullandığı federasyoncu örgütlere, federasyoncu medyaya ve iki toplumlu guruplara  direk maddi yardım yapmasına imkan veren AB MALİ TÜZÜĞÜ reddedilmelidir. KKTC içinde verilecek her kuruş, KKTC  devletinin onayıyla, devletin onaylayacağı projelere ve KKTC  devleti üzerinden verilmelidir 

9- KKTC ‘yi “ gayrı meşru” olarak niteleyen AB’ın, 5. Kol faaliyetleri ve para ile adam/örgüt devşirme karargahı olarak kullandığı AB DESTEK OFİSİ’nin üreticimiz, gençliğimiz ve çiftçimiz ile direk temas kurması önlenmelidir. Rum yönetimine akredite olan, ancak KKTC’yi gayrı meşru saydığı için, KKTC Dışişleri Bakanlığı’na akredite olmayı reddeden bu ofis kapatılmalıdır. 

10-  AB ile Rum yönetimi arasında yapılan, KKTC 'yi muhatap kabul etmeyen, yok sayan, hellim tescili anlaşması reddedilmelidir. AB ve Rum yönetimi tarafından üreticileri denetlemek için atanan/yetkilendirilen kişi ve şirketler KKTC'ye sokulmamalıdır. Hellim ihracının Rum limanlarından ve Rum belgeleri ile yapılması reddedilmelidir 

11- AB'den veya başka ülkelerden verilecek yardımlar, direk KKTC Devletine verilmelidir. Tüm adanın tek meşru hükümeti olduğu iddiası ile “Kıbrıs Cumhuriyeti “ adlı Rum yönetimi üzerinden, “Kıbrıs Cumhuriyeti içindeki Türk Toplumuna/KC vatandaşlarına” vurgusuyla verilen hiçbir şey kabul edilmemelidir. 

12- Federasyoncu Talat ve Akıncı döneminde, federasyona hazırlık için kurulan, federasyon için çalışan VE TANINMA/İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM HEDEFİNE TERS OLAN, Cumhurbaşkanlığı çatısı altındaki 12 “İKİ TOPLUMLU KOMİTE iptal edilmelidir. Rum ve Türk müzakerecilerin, bu komitelerin Faaliyetlerini canlı tutmak için BM Temsilcisi gözetiminde yaptığı “İKİ TOPLUMLU” haftalık görüşmeler kesilmelidir. 

13- Federasyon olacağı hayali ile oluşturulan ve mülk sorununun AİHM dayatması taşeron TMK üzerinden, bireysel bazda çözülmesini öngören TMK yasası, ya iptal edilmeli, ya da süresi dolduğunda görevi yeniden uzatılmamalıdır 

14-  Mülkiyet sorunu bireysel bazda, mahkemeler yoluyla değil, 2. Dünya Savaşı sonunda yapıldığı gibi, (Denktaş formülü olan) İKİ DEVLET ARASINDA GLOBAL TAKAS VE TAZMİNAT formülüyle sıfırlanmalıdır. Bu olduktan sonra her devlet kendi vatandaşını tazmin etmelidir. 

15- Federasyon olacağı ve Rumlara mülk iadesi yapılacağı hayali ile işbirlikçi federasyoncular tarafından dondurulan eşdeğer mal dağıtımı, yeniden başlamalıdır. Rumlara iade edilmesi için saklanan 200 bin dönüm boş arazi, elinde toplam 5 milyar puanı olan, ancak aradan geçen 49 yıla karşın hakkını alamayan hak sahiplerine dağıtılmalıdır. Böylece Rumların geri dönüş hayali yok edilirken, hakkı verilmeyen vatandaşlar da haklarını almalıdır

16- Maraş için, 2002 ve 2005 yıllarında alınan mahkeme kararları uygulanarak Vakıflar İdaresi adına TAPU DÜZELTMESİ YAPILMALIDIR. Maraş mülkleri, asıl sahibi olan Vakıflar İdaresine devredilerek yatırıma açılmalıdır. Vakıf arazisi üzerine inşaat yapmış olan eski sakinler, Vakıflar İdaresi ile kira sözleşmesi imzalamalıdır. 

17- Anavatan Türkiye ile savunma işbirliği anlaşması imzalanmalı ve Türkiye'ye DENİZ-HAVA ÜSLERİ VERİLMELİDİR. Kararı alınan, yeri belirlenen lojistik deniz üssü inşasına başlanmalıdır

18- Türkiye ile her alanda entegrasyona gidilmeli, Türkiye’den, sudan sonra, kablo ile elektrik de getirilmeli, askıya alınan ORTAKLIK KONSEYİ toplantıları yeniden başlatılmalı, iki ülke hükümetleri ortak toplantılar yapmalıdır 

19- GKK ve Polis dahil, kamu görevine girişte ve siyasi görevlerde KKTC-TC vatandaşlığı dışında, başka hiçbir ülkenin vatandaşı olmama şartı getirilmelidir. 

20- BM Barış Gücü, KKTC ile ayrı bir statü anlaşması yapmayı kabul etmemesi ve Rum yönetimi onayı ile Kuzeyde görev yapma ısrarını sürdürmesi halinde, KKTC topraklarından çıkarılmalıdır