HAZAR KAĞANLIĞI VE DOĞU ROMA ARASINDAKİ İLİŞKİLER

Turk DEGS
Yazan: Turk DEGS
6 Dk. Okuma
6 Dk. Okuma

Hazarlar ve Doğu Roma İmparatorluğu arasındaki ilişkiler, iki devletin siyasî çıkarları doğrultusunda bazen dostluk içinde bazen de siyasî rekabet halinde olmuştur. Doğu Roma İmparatorluğu, 6. yüzyıl boyunca Avar ve Sasanilerin saldırılarına uğramış, 7. yüzyılın başlarında tekrar Sasani Devleti’nin saldırılarıyla karşı karşıya gelmiştir. Doğu Roma, Sasanilere karşı koyabilmek için 624 yılı civarında Batı Gök Türk Kağanı Tong Yabgu’dan yardım istemiş ve Batı Gök Türkler ile bir ittifak kurmuştur. Sonraki süreçte ise bu ittifak, Batı Gök Türklere bağlı olan Hazar Kağanlığıyla sürdürülmüştür. İmparator Herakleios, 625 yılında Andre isimli bir elçiyi yüklü miktarda altın karşılığında Hazarların hükümdarı olan Yabgu Kağan’a göndermiştir. Bu görüşmeler sonucunda Yabgu Kağan, Herakleios’un düşmanlarıyla savaşacağına dair söz vermiştir. Türk (Hazar) birlikleri bu ittifakla 626 yılında Azerbaycan bölgesine bir sefer düzenlemiştir. Herakleios, 626’da Tiflis yakınlarında Yabgu Kağan ile buluşmuş ve büyük bir ziyafet düzenlenmiştir. Hatta Herakleios, Yabgu Kağan’ı kendi kızı Eudokia ile evlendirmeyi vaat etmiştir.

Türk-Doğu Roma ittifak güçleri 627 yılında Tiflis kalesini kuşatmıştır. Yabgu Kağan bu kuşatma sırasında İmparator Herakleios’a 40.000 kişilik bir kuvvet bırakmıştır. Müttefikler, 627’deki Nineve Muharebesi’nde Sasaniler üzerinde kesin bir zafer kazanmıştır. Hazarlar, Sasanilerin yıkılmasında önemli bir rol oynamıştır. Yabgu Kağan, 628’de Tiflis’i fethettikten sonra komutayı oğluna bırakarak Albanya’ya ilerlemesini emretmiştir. Hazar generali Çorpan Tarkan, 630’da Ermenistan’a girerek Sasani kalıntılarını temizlemiş ve bölgenin Doğu Roma hakimiyetine açılmasını sağlamıştır. Batı Gök Türk Devleti’nde çıkan iç karışıklıklar ve Yabgu Kağan’ın öldürülmesi üzerine Hazarlar 630 yılında bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir. Bu olaydan sonra Hazarlar ile Doğu Roma arasındaki iş birliği süreci 695 yılına kadar kesintiye uğramıştır.

Hazarlar, 665 yılından sonra Doğu Roma’nın müttefiki olan Büyük Bulgar Hanlığı’nı yıkmış ve Don nehrine kadar olan sahalara egemen olmuştur. Bu durum Hazarların Karadeniz kıyılarına ulaşarak Doğu Roma ile temaslarının artmasına yol açmıştır. Doğu Roma’ya bağlı olan Albanya’ya 662 yılında Hazarlar saldırmış ve bu durum iyi ilişkilerin bitmesi anlamına gelmiştir. 695 yılında tahttan indirilen II. Justinianus, Kırım’daki Herson kentine sürgün edilmiş, sonrasında Hazar Kağanı Busir’e sığınmıştır. Kağan, Justinianus’u kız kardeşiyle evlendirmiş, kız kardeşi vaftiz olarak Theodora adını almıştır. 705 yılında Doğu Roma’nın yeni imparatoru Apsimaros’un isteği üzerine Kağan, II. Justinianus’u öldürmeye karar vermiş, ancak Justinianus eşinin uyarısıyla kaçıp Bulgar Hanı Tervel’in yardımıyla tekrar Doğu Roma tahtına geçmiştir.

II. Justinianus’un yeniden imparator olması üzerine Hazarların Herson kentini kontrol etmesi Kırım Krizi’ne neden olmuştur. İmparator 710 yılında Herson’u geri almak için güçlü bir filo göndermiş ve kentin ahalisini katlettirmiştir. Herson halkı bu durum üzerine Hazar Kağanı’ndan yardım istemiş ve Doğu Roma İmparatoru’na karşı ayaklanmıştır. II. Justinianus, Herson’daki Hazar hakimiyetini tanımış ve Hazar Kağanı’ndan özür dilemiştir. Ancak Kağan Bardanes’in isyanını desteklemiş ve Bardanes’i imparator olması için Herson’a yollamıştır. Bu destek sayesinde Bardanes, 711’de II. Justinianus’u öldürerek tahta oturmuş, böylece Herakleios hanedanlığı sona ermiştir.

Hazarlar, 717 yılında Arapların İstanbul kuşatması sırasında Doğu Roma’nın isteği üzerine Kafkasları aşarak Azerbaycan’a saldırmıştır. Doğu Roma İmparatoru III. Leon, Araplara karşı bir ittifak kurmak amacıyla 730 yılı civarında oğlu V. Konstantinos’u Hazar prensesi Çiçek ile evlendirmiştir. Çiçek Hatun’un İstanbul’a gelişi, İstanbul’da bir Türk modası başlatmıştır. Bu evlilik, iki büyük imparatorluk arasındaki bağların pekiştiğinin göstergesi olmuştur. Bu evlilikten doğan IV. Leon, “Hazar Leon” lakabıyla anılmıştır. Ancak 737 yılında Arap komutan Mervan b. Muhammed, Hazar Kağanı’nı büyük bir yenilgiye uğratarak Kağan’ı siyasî olarak İslâmiyet’i kabul etmeye zorlamıştır.

Doğu Roma ve Hazarlar arasındaki ilişkiler 9. yüzyılın ortalarına kadar durağan bir seyir izlemiştir. Artan Rus tehdidine karşı Hazarlar, 833 yılında Doğu Roma İmparatoru Theophilos’tan yardım isteyerek Ten Nehri üzerinde Sarkel Kalesi’nin inşasını talep etmişlerdir. Theophilos, İmparatoriçe Theodora’nın kardeşi Petronas’ı başmühendis olarak göndererek kale yapımına yardımcı olmuştur.

Hazar Kağanı’nın 864 yılı civarında Museviliği devletin resmi dini olarak kabul etmesi, özellikle Yahudileri zulme uğratan Doğu Roma ile ilişkilerin bozulmaya başlamasına neden olmuştur. Doğu Roma İmparatoru III. Mikhail, 861 yılında Hristiyanlığı yaymak amacıyla din felsefecisi Konstantin’i Kağan’ın huzuruna göndermiş, ancak Konstantin başarılı olamamıştır.

9. yüzyılın sonlarında Peçenekler ve Rusların saldırıları Kırım’daki Doğu Roma mülklerinin güvenliğini tehlikeye soktuğundan, Doğu Roma İmparatorluğu kuzey politikasını değiştirmiştir. Doğu Roma, bu dönemde Anti-Hazar organizasyonunu harekete geçirmiş ve Peçenekler, Uzlar ve Kara Bulgarlar gibi halkları Hazarlara karşı kışkırtmıştır.

İmparator I. Romanos Lekapenos döneminde Doğu Roma’nın Yahudilere baskı yapması sonucu çok sayıda Yahudi Hazarlara sığınmıştır. Hazar Kağanı, buna karşılık Kağanlığındaki Hristiyanlara baskı uygulamıştır. Romanos Lekapenos, Hazarlara karşı 930’ların sonunda Rus Prensi Oleg’i Hazar kenti Tmutarakan’a saldırmaya teşvik etmiştir. Tmutarakan valisi, misilleme olarak Doğu Roma’ya ait üç Kırım kentini fethetmiştir. Rus Prensi Oleg, Hazar Kağanı’nın zorlaması üzerine 941 yılında Konstantinopolis’e saldırmış, ancak Doğu Roma ordusu tarafından bozguna uğratılmıştır.

Doğu Roma İmparatoru VII. Konstantinos Porphyrogenitus, 948-951 yılları civarında Hazarlara karşı Alanlar ve Oğuzlarla ittifak kurmayı düşünmüştür. Doğu Roma’nın Hazarları yok etme planları, Hazarların Herson’a ulaşan ticaret yollarına darbe vurmak istemesiyle açıkça anlaşılmıştır.

Doğu Roma’nın politikalarının bir sonucu olarak, Rus Prensi Svylatoslav 965 yılında Hazarların Sarkel Kalesi’ni ele geçirmiş ve ardından İtil kentini fethettiği gibi Hazar Kağanlığı’na son vermiştir. Hazar Kağanlığı’nın kalıntıları, 1016 yılında Doğu Roma İmparatoru II. Basil ve Rus müttefiklerinin düzenlediği ortak bir saldırıyla sona erdirilmiştir. Hazar Kağanlığı’nın ortadan kalkmasıyla, Doğu Roma kuzey mülklerinin güvenliğini sağlayamamış ve kuzey politikası iflas etmiştir. Hazar Kağanlığı’nın bölgedeki hâkimiyeti, buradaki istikrarın yegâne koruyucusu olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Bu Yazıyı Paylaş
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir