Rum yönetimi ile Mısır, Türkiye ve KKTC Kıta sahanlıkları içindeki enerji kaynaklarını gasp etmek için bugün doğalgaz anlaşması imzalayacak.
“EGYPES 2025” Enerji Fuarı’nın açılış töreninin hemen ardından Kıbrıs gazının piyasaya sürülmesine ilişkin ilk anlaşmaların imzalanacağı açıklandı.
Rum yönetimi başkanı Hristodulidis, Rum Dışişleri Bakanı ve Rum Enerji Bakanı anlaşmayı imzalamak için bugün Kahire’ye gitti. Mısır Devlet Başkanı SİSİ ile de görüşecek olan Hristodulidis anlaşmayı “tarihi bir adım” olarak değerlendirerek şöyle dedi:
”Kıbrıs Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde doğal gazın ticarileştirilmesine ilişkin olarak Jeostratejik, siyasi, enerji ve ekonomik öneme sahip çok önemli iki anlaşma ilk kez imzalanacak”
Anlaşma,Türkiye ve KKTC kıta sahanlıklarını da kapsayan alanlar içindeki doğal gazın çıkarıldıktan sonra Mısır’a naklini ve orada sıvılaştırılarak Dünya piyasasına ulaştırılmasını öngörüyor
İmzalanacak birinci anlaşma Rum yönetimi, Mısır, Fransız TOTAL ve İtalyan ENİ şirketleri arasında, ikinci anlaşma ise Rum yönetimi, Mısır, Amerikan Chevron, İngiliz Shell ve İsrail NewMed ( Delek) şirketlerinin oluşturduğu konsorsiyum arasında olacak.
İmza töreninde İtalya Başbakan Yardımcısı da hazır bulunacak.
İmza töreninin ardından Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Mısır Cumhurbaşkanları ile İtalya Başbakan Yardımcısı, Türkiye’nin de yer alacağı fuardaki bazı stantları ziyaret edecek.
Çarşamba gününe kadar Mısır’da kalacak GKRY Enerji Bakanı’nın enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketlerle bir dizi görüşme yapması bekleniyor.
Türkiye ve KKTC kıta sahanlıklarını gasp eden Rum yönetimi, tek yanlı olarak MEB ilan etmiş ve bu alanı kendi keyfine göre 13 parsele bölerek uluslararası ihalelerle dev petrol şirketlerine peşkeş çekmişti
Bunu yaparken Türkiye ve KKTC’nin yazılı, sözlü tepkilerini ve fiili tüm engelleme çabalarını da ciddiye almayarak kendi bildiğini okumuştu
Rum yönetiminin Mısır ile yapacağı doğal gazın ticarileşmesi anlaşması, Türkiye ve Kıbrıs Türk Halkının da hakkı bulunan alanlardaki yatakları kapsıyor.
Oysa Rum yönetiminin, adanın iki sahibinden biri olan Kıbrıs Türk Halkı ile eşitlik temelinde bir paylaşım anlaşması yapmadan Kıbrıs denizinin hiçbir noktasında sondaj yapma, gaz çıkarma ve uluslararası ihale açma hakkı bulunmuyor.
Devletlerimiz bunu geçmişte birçok kez vurguladı.
Türkiye’nin son dönemde iyi ilişkiler gerçekleştirdiği Mısır nezdinde bu gasp anlaşmasını engellemek için ne gibi diplomatik girişimler yaptığı ve ne gibi yanıtlar aldığı bilinmiyor
Türkiye ve KKTC’den şu ana kadar Mısır ve Rum yönetimini kınayan ve Adanın iki sahibinden biri olan Kıbrıs Türk halkının haklarının gasp edilmesi anlamına gelen sondajlarla gaz çıkarılmasına izin verilmeyeceğini vurgulayan hiçbir açıklama gelmedi.
Geçmiş yıllarda bu tür enrivakilere karşı anında çok sert tepkiler gösterilirken, hatta sondaj ve araştırma gemileri 7 kez donanmamız tarafından engellenmişken şimdi niye susuyoruz, niye seyrediyoruz?
Bu konuda kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama ne zaman yapılacak?
Bu Yazıyı Paylaş
Bir yorum bırakın